5 Yaş Masalları6 Yaş Masalları7 Yaş Masalları8 Yaş Masalları9 Yaş MasallarıUyku MasallarıUzun Masallar

Şımarık Tavşan Pofu’nun Masalı

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, uzak diyarlardaki Altın Yonca Vadisi’nde, bembeyaz tüyleri pamuk gibi yumuşacık, kocaman kulaklı bir tavşan yaşarmış. Adı Pofu’ymuş. Pofu, vadiye hükmeden zengin bir tavşan ailesinin tek çocuğuymuş. Ne isterse hemen olurmuş: En taze havuçlar, en güzel yoncalar, en lezzetli marullar her zaman önünde olurmuş. Oyun oynamak isterse, arkadaşları hemen yanına çağrılır; canı sıkılırsa ailesi ona yeni oyuncaklar getirirmiş. Kısacası Pofu, istediği her şeye anında ulaşabilen bir tavşancıkmış.

Günlerden bir gün, Pofu’nun uzaklarda yaşayan büyükannesi Lila ziyarete gelmiş. Lila, bilge ve yaşlı bir tavşanmış, gri tüyleri ve şefkatli gözleriyle vadi halkı tarafından saygıyla anılırmış. Uzun yoldan geldiği için biraz dinlenmek istemiş ve yuvasındaki küçük odasına çekilmiş. Pofu ise büyükannesinin geldiğini bile umursamadan, evin içinde zıplaya zıplaya top oynuyormuş. O kadar hızlı zıplıyormuş ki, annesinin sevgiyle hazırladığı çiçek vazolarını devirmiş, babasının yıllardır sakladığı ahşap havuç maketini kırmış. Ama annesi ya da babası, “Dur Pofu!” dememiş. Çünkü Pofu ne yaparsa yapsın, onlar onu kızdırmak istemezmiş. Büyükannesi odasından çıkmış, sessizce olanları izlemeye başlamış. Pofu top oynamaktan sıkılınca annesine, “Anne, hemen taze marul istiyorum!” demiş. Anne tavşan hızla mutfağa koşmuş, en taze marulları getirmiş. Pofu bir ısırık almış ve hemen bırakmış. “Yok, ben vazgeçtim… En tatlı havuç kekinden istiyorum,” demiş. Havuç keki dakikalar içinde önüne gelmiş. Pofu bu kez de iki lokma yiyip bırakmış. Büyükannesi Lila, hayretle başını sallamış. Onun için yiyeceklerin boşa gitmesi, eşyaların kırılması ve arkadaşların değerinin bilinmemesi çok üzücüymüş. Akşam olduğunda büyükannesi Lila, aileyle konuşmaya karar vermiş. “Sevgili çocuklar,” demiş, “Pofu’yu çok sevdiğinizi biliyorum. Ama farkında olmadan ona zarar veriyorsunuz. Ona her istediğini hemen vererek, her yanlışını görmezden gelerek, onu hayatın gerçeklerinden uzaklaştırıyorsunuz. Böyle devam ederse, Pofu büyüdüğünde hiçbir şeyden memnun olmayan, arkadaş bulamayan, sabırsız bir tavşan olur. Siz ona iyilik yaptığınızı sanıyorsunuz ama aslında onu yalnız bir geleceğe hazırlıyorsunuz.” Anne ve baba tavşan bu sözleri duyunca çok etkilenmiş. O an hatalarını anlamışlar. Ertesi günden itibaren Pofu’nun hayatında değişiklikler başlamış. Artık kırdığı eşyaları toplamak zorundaymış. Yemeğini bitirmeden sofradan kalkamazmış. İstediği şeyler hemen değil, hak ettiğinde verilirmiş. Ayrıca yiyecekleri israf etmemeyi öğrenmiş. İlk başta bu durum Pofu’ya zor gelmiş ama zamanla arkadaşlarıyla daha çok vakit geçirmenin, kendi emeğiyle bir şeyler kazanmanın mutluluğunu keşfetmiş.

Aylar geçmiş, Pofu bambaşka bir tavşana dönüşmüş. Artık sadece kendi mutluluğunu değil, başkalarının mutluluğunu da düşünür olmuş. Bir gün vadideki diğer tavşanlara havuç kek ikram etmiş ve “Eskiden çok şımarıktım, ama şimdi paylaşmanın ne kadar güzel olduğunu öğrendim,” demiş. Ve böylece Pofu, Altın Yonca Vadisi’nde herkesin sevdiği, saygı duyduğu bir tavşan olmuş. Büyükannesi Lila ise torununun bu değişimini gururla izlemiş. Masal burada bitmiş, Altın Yonca Vadisi ise huzurla dolup taşmış.

Daha fazla uzun masal okumak isterseniz Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir