Güneş, Ay ve Su’yun Masalı

Yıllar, yıllar önce, zamanın saatlerle ölçülmediği günlerde, güneş, güneşin karısı ay ve su çok iyi arkadaşmış ve dünyada birlikte yaşıyorlarmış. Güneş ve ay, sık sık suyu ziyaret eder, onun evinde misafir olurlarmış. Fakat su, güneş ve ayın evine bir kere bile misafirliğe gitmemiş. Güneş onu evlerine her davet ettiğinde, “Senin evin yeterince büyük değil ve ben çok hacimliyim. Ayrıca benim hane halkım da çok kalabalık. Senin evine sığmayız. Ama günün birinde büyük bir evin olursa hane halkıyla birlikte seni memnuniyetle ziyaret ederiz” dermiş.

Gel zaman git zaman, güneş en nihayetinde büyüüük bir ev inşa etmiş. Tabi evini inşa ettikten sonra ilk işi suyu evine davet etmek olmuş. Su güneşe, “Evinin yeterince büyük olduğuna emin misin? Eğer eminsen size misafir olabiliriz” demiş.

Güneş kendinden emin bir şekilde, “Tabii ki evim çok büyük. Seni de, hane halkını da rahatlıkla misafir edebiliriz artık” karşılığını vermiş.

Su, hane halkını toplamış ve birlikte güneşin evine gitmişler. Kapıda kendilerini karşılayan güneş ve aya tekrar sormuş, “Girelim mi, hazır mısınız?” Güneş ısrar etmiş ve ay da başını sallayarak eşini onaylamış.

Su, hane halkı olan balıklarla, ahtapotlarla, yengeçlerle, karideslerle ve diğer canlılarla birlikte süzülerek güneşin evine doluşmaya başlamış. Su, diz boyu olduktan sonra güneşe tekrar sormuş; “Daha da girelim mi, ister misin?” Güneş başını sallayarak daha da dolmasını istemiş.

Bir müddet sonra kapı boyuna ulaşan su sorusunu tekrarlamış ve güneşten aynı yanıtı almış. Derken su evin çatısını da aşmış ve göğe kadar ulaşmış. Tabii güneş ve ay da suyla birlikte yükselmiş.

O zaman bu zamandır, güneş ve ay gökte yaşamaya başlamış…

Ayrıca, “Yakışıklı Prens ile Oduncunun Kızı” masalını okumak isteyebilirsiniz.