Çocuk HikayeleriHikayelerUzun Hikayeler

Mavi’nin Oda Toplama Hikayesi

Hikayenin Özeti: Bu hikayede, odasını toplamayı hiç sevmeyen bir çocuğun, dağınıklığın aslında hayatını ne kadar zorlaştırdığını fark ederek düzenli olmayı öğrenmesini okuyacaksınız.


Mavi, sekiz yaşında, enerjisi hiç bitmeyen neşeli bir çocukmuş. Oyun oynamayı çok severmiş; özellikle legolarla kuleler yapmaya, arabalarını yarıştırmaya ve peluş oyuncaklarıyla sahneler kurmaya bayılırmış.
Fakat Mavi’nin bir sorunu varmış: Odasını hiç toplamazmış.

Odasının zemini neredeyse oyuncaklardan oluşan bir halı gibi görünürmüş. Kırmızı araba, yeşil lego, mavi top, yarısı açık bir boya kutusu, devrilmiş bir kitap… Hepsi birbirine karışmış halde dururmuş. Annesi sık sık, “Mavi, odanı toplayalım mı?” diye hatırlatırmış. Ama Mavi hep aynı cevabı verirmiş: “Ama anne, şimdi oyunum bozulacak!” Dermiş. Bir pazartesi akşamı, Mavi yorgun bir halde yatağına uzanmış. Uykuya dalmadan önce sevdiği yumuşak ayıcığını aramış ama bir türlü bulamamış. Yastıkları kaldırmış, yorganı çekiştirmiş ama ayıcık hiçbir yerde yokmuş. Oda o kadar dağınıkmış ki ayıcığı oyuncakların altında kaybolmuş bile olabilirmiş. “Nerede bu ayıcık ya… Uyuyamıyorum!” diye söylenmiş. Aramaktan yorulmuş ve bir köşede uyuyakalmış. Tam o sırada rüyası başlamış ve çok ilginç bir şey olmuş: Odasındaki her şey canlanmış! Peluş ayısı karşısında belirivermiş ve kollarını iki yana açıp: “Mavi, beni bulamadığın için üzüldüm.” demiş. Mavi şaşkınlıkla etrafına bakınırken arabası seslenmiş: “Dün gece beni ayağınla itmiştin, neredeyse kırılıyordum.” Legolar da ince ince sızlanmış: “Bizim de hep üzerimizden geçiyorsun,” Mavi şaşkın şaşkın etrafa dönmüş: “Ben… ben istemeden yaptım. Sadece oyun oynuyordum.” demiş. Ayıcık yumuşacık sesiyle: “Oyun oynamakta hiç sorun yok. Ama oyun bittikten sonra bizi yerimize koyarsan hem biz zarar görmeyiz hem de sen aradığını kolayca bulursun,” diye anlatmış. O sırada rüya renk değiştirivermiş. Odadaki bütün dağınıklık, kendi kendine hareket ederek dev bir tünele dönüşmüş. Sanki dağınıklık büyüyüp kocaman bir canavar olmuş gibiymiş. Oyuncaklardan oluşan tünel Mavi’yi içine çekmeye başlamış. Mavi korkuyla bağırmış: “Dur! Bu dağınık istemiyorum!” Ayıcık elini uzatmış: “O zaman düzeni öğrenmelisin. Hadi, birlikte başlayalım.” Bir anda Mavi kendini odasında, elinde küçük bir sepetle buluvermiş. Ayıcık ona talimat veriyormuş: “Kırmızı eşyaları buraya, legoları kutuya, kitapları rafa, kıyafetleri dolaba…” Mavi hızla toplamaya başlamış. Rüyasında olsa bile düzenin ne kadar rahatlatıcı olduğunu hemen hissetmiş. Zemin açıldıkça odanın içi ferahlamış, oyuncaklar yerini buldukça oda daha geniş görünmeye başlamış. Işık bile odanın içine daha çok doluyormuş. Ayıcık gülümseyerek: “Gördün mü? Düzen sadece bize değil, sana da iyi geliyor. Beni aradığında artık kolayca bulabileceksin.” demiş. Mavi tam teşekkür edecekken annesinin sesi duyulmuş: “Maaaaviii, uyanma zamanı!” Mavi gözlerini açmış. Yatağındaymış. Oda hala dağınık ama rüyası o kadar gerçekmiş ki bir anda ayağa fırlamış. “Anne! Bugün odama düzenleyeceğim!” demiş. Annesi şaşırmış ama sevinmiş: “Harika bir fikir! İstersen birlikte yapalım.” Fakat Mavi kararlıymış: “Yok yok, ben hallederim. Bu benim sorumluluğum.” Küçük sepetini almış ve toplamaya başlamış. Legoları kutusuna koymuş, arabaları dizmiş, kitapları rafa yerleştirmiş, boyaları kapatmış, giysileri dolabına kaldırmış. Yer açıldıkça içi rahatlamış. Son olarak ayıcığını yatağının yanına koymuş ve gülümsemiş: “Senin yerin burası.” Bir süre sonra annesi içeri girmiş. Odanın düzenine hayranlıkla bakmış: “Mavi, burası çok güzel olmuş! Ne kadar özenmişsin.” Mavi derin bir nefes almış: “Evet anne. Düzenli olunca her şey daha kolaymış. Artık aradığımı hemen bulabiliyorum. Bir de oyuncaklarım mutlu oldu!” Annesi merakla sormuş: “Onların mutlu olduğunu nereden biliyorsun?” Mavi sır verir gibi fısıldamış: “Onlarla konuştuk da…”

O günden sonra Mavi, ne kadar yorgun olursa olsun her oyundan sonra birkaç dakika ayırıp odasını toplarmış. Çünkü düzen sadece odasını değil, kendi iç huzurunu da güzelleştirirmiş. Temiz oda oyunları daha keyifli hale getirirmiş. Uykuları daha rahat, sabahları daha neşeli olurmuş. Ve böylece Mavi, temizliğin ve düzenin yalnızca yetişkinlere ait bir görev değil, kendi yaşamını kolaylaştıran bir alışkanlık olduğunu öğrenmiş. Bu hikayede burada bitmiş.

Daha fazla uzun hikaye okumak isterseniz Uzun Hikayeler kategorimizi inceleyebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir