Mavi Göletteki Cesur Balık Masalı

Mavi Gölet’in meraklı balığı Miro, büyük bir midyeyi tek başına temizlemeye çalışırken başarısız olur. Fakat Bilge Kaplumbağa Tula ve arkadaşlarının yardımıyla gerçek cesaretin yalnız yapmak değil, birlikte başarmak olduğunu öğrenir. Bu masal, çocuklara yardımlaşma, dostluk ve paylaşmanın gücünü anlatır.

Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, Mavi Gölet’in serin sularında küçük bir balık yaşarmış: bu balığın adı Miro imiş. Pulları gümüş gibi parlayan Miro çok meraklıymış ve hep şöyle dermiş: “Ben kendi başıma da yapabilirim!”

Bir sabah Miro, göletin ortasındaki dev midyeyi görünce çok heyecanlanmış. “Bunu tek başıma temizlersem herkes bana hayran kalır!” demiş. Yüzgeçleriyle itmiş, dişleriyle çekmiş, kabarcıklar üflemiş ama midye kımıldamamış. Güneş yükselmiş, Miro iyice yorulmuş. O sırada arkadaşı Nola gelmiş: “Birlikte yapsak daha kolay olur,” demiş. Ama Miro başını sallamış. “Hayır, tek başıma yapacağım!” Saatler geçmiş, Miro’nun gücü tükenmiş. Tam pes edecekken, yaşlı Bilge Kaplumbağa Tula yanına gelmiş. “Miro,” demiş yumuşak bir sesle, “bazen en güçlü olan, yardım isteyendir. Gölette yaşamak demek, birlikte yüzmektir.” Miro düşünmüş, sonra arkadaşlarına seslenmiş: “Nola! Gelin, birlikte yapalım!” Hepsi bir araya gelmiş, midyeyi kolayca temizlemişler. Güneş gölün yüzeyine vururken Miro gülümsemiş: “Gerçek cesaret, birlikte başarmaktır.”

O günden sonra Miro ne zaman bir arkadaşının yardıma ihtiyacı olsa ilk koşan o olmuş. Ve gölette herkes onu şöyle anarmış: “Cesur değil, kalbi büyük balık Miro.”

Daha fazla kısa masla okumak isterseniz Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.